17 Ekim 2010 Pazar

Yeniden Özenmeliyim...

Ben

ard arda gelen terslikler

bir kaç yıldır sırtımda anlamsızca biriken yük

vs
vs
vs

yüzünden

bir de güneş terk-i diyar ettiğinden bir süredir kentimizi

arada cee demeler dışında

ve ben cansuyumu genelde güneşten aldığımdan

depresif sürüklenmelerdeyim ya...


hani elim kolum kalkmıyor

canım yatıp uyku uyumak bile istemiyor ya

hani yüzüm de pek gülmüyor, keyifsiz tatsız geziniyorum ya

bu suratsız dönemde

defneyi gözlemledim de...

geçen duygusal bir anımda nicedir istediği ve almadığım kitabı almıştım ona ya...

onu sayfalardaki bebeklere
çıkartma elbiseleri yapıştırırken izledim de..

Gözlerindeki o eşsiz kıvılcımları oynaştığına şahit oldum ya

öncelikle kızdım kendime
"ee noldu bunca zaman almadın da, bak nasıl da mutlu oldu çocuk"
diye
sonra düşündüm
istediği zaman alsaydım
bu kıvılcımlar çakmayacaktı ki gözünde...
bunca mutlu etmeyecekti onu...
pedagojide var bu teorik olarak
"geciktirilmiş haz duygusu" deniyor adına
istediği bir şeyi hemen elde etmesin çocuğunuz o zaman anlar kıymetini
diyor çok bilmiş uzmanlar ya

ben bilinçli yapmadım bu defa ama
hak da vermedim değil uzmanlara...

çocuk olmak öyle güzel ki...
pandayı sıkıştırıp üzdüğü için haşlayıvermiştim Defne'yi
içlenmişti hayli

ve için için ağlıyordu kanepede pısmış köşeye

ve tam o sırada dedim

"süprizim var sana"

diye
ve verdim kitabı
tüm o gözyaşları siliniverdi
resmen gökkuşağı çıktı ya kızımın yüzünde...









Bir de bizim evin halleri işte..

pandamızın da yok çocuktan bir farkı


O kadar sıkıştırıyor seveyim derken pandayı

o ona kızıp mauuw wauuw diye basıyor küfürü adeta...

çok bunaldığı anda da tırmığı sallıyor hatta... pek tarzı olmasa da
ama kaçmıyor da
o ona diğeri diğerine bayılıyorlar
bir bakmışsın uyku aleminin karanlık kaygan ılık boşluğuna
beraberce kayıvermişler

sonra dün mesela

iş çıkışı koştur telaş gidip aldım servisinden kızımı
yağmur yağıyordu
şemsiyeyi taşımak istedi verdim
alt tarafı bir şemsiye

işte yağmurdan
korumaktan başka bir işlevi olmayan bizlere
ama o nasıl da mutlu oldu

nasıl da havalı yürüdü..

burnunu dikip göz süzerek hayranlarına...
ciddi bir hayran kitlesi var da hanımın servislerin dizildiği platformda boylu boyunca :)






baktım baktım





düşündüm sonra

ve dedim ki..
ben kesinlikle
yeniden özenmeliyim çocukluğuma...
içimde her daim beni ebeleyip kaçmaya fırsat kollayan
ama elini kolunu bağlayıp sıkıca hapsettiğim o küçük kızı salıvermeliyim en kısa zamanda..

16 yorum:

  1. bir panda bir capon allahım çok tatlılar ya :)

    YanıtlaSil
  2. eheh
    komikler yae
    alem alem :)
    sağol baharcım :))

    YanıtlaSil
  3. Ben de merak ediyordum, Defne'nin ne yaptığını o çok istediği kitabı aldığında. Hatta bugün soracaktım ama, laf lafı açınca, unutmuşum. Çocukken ben de çok severdim o karton bebeklere, kağıt elbiseler giydirmeyi =) Bigün geliyim de Defne'yle beraber oynayalım... Ehüheh....

    YanıtlaSil
  4. Ben de küçükken çok severdim o karton bebekleri. Hala her gördüğümde almadan edemem. Hatta İpeğimle beraber oturup bir de keserim:)) Şimdi bir de bu bebeklerin çıkartmalıları var ki süperler... Defnemin gözündeki o pırıltıyı tahmin edebiliyorum :)))

    YanıtlaSil
  5. "resmen gökkuşağı çıktı ya kızımın yüzünde..."

    küçücük şeylere olan muazzam şaşkınlıkları ve sevinçleri büyülüyor beni... ben de özlüyorum sık sık bu çocuk masumiyetimi. şaşıvermek, sevinivermek istiyorum apansız :)

    YanıtlaSil
  6. Ayşe cim Serapcım..
    bi gün siz ikiniz ben bi de defne bi de ipek
    biz de buluşup kağıt bebek oynuyoruz
    benim nostaljik bebeklerle
    anlaştık mı :))

    YanıtlaSil
  7. Sevgili Nil
    işte o yaa
    çocukluk
    saflık...
    lüçük şeylerden mutlu olabilme yetisi
    yeniden özenmek istediğim...
    herkes gibi....

    YanıtlaSil
  8. Telaşımızda unutuyoruz bazan bazı şeyleri işte, çocuk gibi küçük şeylerden mutlu olmayı ben de kızıyorum kendime de ama koşturmaca ağır basıyor galiba

    YanıtlaSil
  9. Anlaştık güzel arkadaşım :)))

    YanıtlaSil
  10. ne güzel kitapmış:_) Biliyor musun ben çoğu zaman başaramıyorum, geciktirilmiş haz duygusunu... Çaaat diye alıveriyorum:(

    Bi de kendimi ciddi buluverince kızıyorum o afacan kız çocuğunu istiyorum yeniden içimde

    YanıtlaSil
  11. sinemcim işte yetişkin olmak da o koşturmacanın ağır basması galiba
    bir zamanlar bir post yazmıştım
    bir edebiyatçı filozoofun "ne zaman ki yağmur birikintlerine dalmak yerine kenarından dolaşır oldum, o zaman büyüdüğümü anladım" cümlesi üzerine

    serapcım canım :)

    Denizcim bakma burada bilmiş bilmiş ahkam kestiğime
    ben de yapamıyorum ki
    ama yapmanın gerekliliğini gördüm bu hadisede..
    anlamsız bir inatlaşmaydı benimki hani haz geciktirmek değildi aslında
    kitap alınıyosa işe yarar birşey olsun mantığı vardı bende nedense ondandı almayışım yani :)) deli miyim neyim (galiba :))

    evet evet o afacan kız çocuğu işte benim özlediğimde
    en sondaki resimdeki var ya
    küçük Nes
    afacan Nes
    ah ne günlerdi beeee

    YanıtlaSil
  12. ilk şemsiyeli fotoğraf favorim oldu:))

    YanıtlaSil
  13. kokoş işte
    elinde şemsiye bi hava bi hava

    YanıtlaSil
  14. ayyy evet yaaa...
    enteresan
    kime çektiyse :PPPP

    YanıtlaSil
  15. hahaha kesinlikle anneye :)))

    YanıtlaSil