30 Kasım 2011 Çarşamba

“İyi fotoğraf çekmek” neyin nesiydi -- ?

Fotoğrafa başladığım ilk zamanlar "iyi fotoğraf mükemmel teknikten geçer" diyordum kendi kendime. Öyle olmalıydı, mantıklı gelen oydu. Doğru ışık, doğru pozlama, doğru kadraj, jilet gibi bir netlik, doğru bakış ve duruş açısı, doğru kompozisyon... Buna odaklamıştım kendimi. Peki “doğru” neydi?


Doğru...

Evet ama kime göre?

Kimin doğrusu?

Eğitmenlerimin söyledikleri mi doğruydu?

Doğruydu elbette, ama o onların doğrusuydu..

Kitaplarda, makalelerde yazanlar mı doğruydu? Tecrübeli fotoğrafçıların söyledikleri mi ya da?

Şüphesiz onlar da o kitapları, yazıları yazanların, o fotoğrafları çekenlerin doğruları değil miydi?

Peki onların doğruları ile benimkiler örtüşmeli miydi?

Örtüşmemesi beni başarısız mı yapacaktı yani?



Elbette işin başında genel kabul gören teoriyi bilmek, öğrenmek gerekliydi. Anlatılanı can kulağı ile dinlemek, gösterileni gözümü dört açıp gözlemek; hepsini özenle beynimdeki bilgi birikimi odasına arşivleyip, düzenleyerek –zamanı ve yeri geldiğinde tereddütsüzce faydalanmak üzere- istiflemek şarttı. Bunu gerçekleştirebilmek için kapasitemin aldığı kadarını yapmaya çalıştığımı sanıyorum.

Başlarda bir türlü anlam veremiyordum; zaman zaman çektiğim fotoğrafların bazısına hiç olumlu eleştiri alamıyor oluşuma... Kendimce ışık tamamen doğru ölçülmüştü, günün önerilen saatinde, önerilen açıyla, önerilen örtücü hızı ve önerilen diyafram açıklığıyla, kadraja girmemesi gerekecek tek bir şeyi kadraja sokmadan, sıra dışı bir kompozisyon seçerek çektiğime inandığım nice fotoğrafa şöyle bir bakılıp geçildiğine “hmm güzel olmuş” dahi denilmediğine şahit olmak biraz heves kırıcı olmuş da olsa, acemilik zamanlarımda; daha çok sorgulamaya götürüyordu beni... Nerede yanlış yapıyordum ki?

“İyi fotoğraf çekmek” neyin nesiydi -- ?

Bulduğum – elime geçen her fotoğrafa dair kitap ve yazıyı okumaya çalışarak ve her fırsatta fotoğraf bakarak, en çok da fotoğraf okumaları ve eleştirilerine yoğunlaşarak aradım bu sorunun cevabını... Aynı fotoğrafa konusunda uzman 3 -5 ayrı kişi tamamen apayrı yorumlar yapabiliyordu mesela...

Makinemi elime alıp sürekli yaşadığım dünyayı kadrajlayıp, deklanşöre basmakla olunmuyordu fotoğrafçı... İyi fotoğraf çekmenin yolu buradan geçmiyordu.. elbette pratik yapmak faydalıydı –her konuda olduğu gibi- ama esas işin felsefesiydi önemli olan.. Fotoğrafı herkes çekerdi, çekiyordu... Fark yaratabilmek fotoğrafı çekmekten değil, “yapmak”tan geçiyordu.. Çekilmiş değil, yapılmış fotoğraflar öne çıkıyordu öncelikle.. Ama esas konu bu da değildi fark edebildiğimce...

Yani artık fark edebiliyorum ki bir fotoğrafı “iyi fotoğraf” yapan tek şey var aslında...

Bu ne kusursuz teknik, ne kusursuz ekipman, ne muhteşem ışık, ne bıçak gibi bir netlik, ne büyüleyici bir mekân, ne kusursuz bir güzellik

Tek şey...

“İletişim”

Evet “iletişim”

Çektiğim –ya da yapmaya çalıştığım- fotoğraf izleyici ile iletişim kurabiliyorsa..

İzleyiciyi alıp bir başka diyara götürebiliyor, bir şeyi sorgulatabiliyor, bir anısını canlandırabiliyor, sorular sordurabiliyorsa.. kendisine uzun uzun baktırabiliyorsa, izleyicinin aklında kalabiliyorsa

İşte o vakit

“iyi” oluyordu yapılan iş...

Ve “iyi fotoğrafçı” da deklanşöre basıp kusursuz sayılabilecek iş çıkartanlardan ziyade, aklından geçeni, gözüne görüneni hangi fikrini, hangi şekilde, hangi izleyici grubuna, hangi zamanda sunması gerektiğini bilenlere deniliyordu bana kalırsa...





dipteki not: fotoğraf "mavinin güncesi"
Elif'le portre çalıştığımız bir zamanda avlanmışım.. tekrar teşekkürlerimle Masmavim

24 yorum:

  1. İçimde uhde olarak kalıyor hep. Oysa nasıl seviyorum biliyorsun.

    YanıtlaSil
  2. canımm biliyorum
    gel çıkartalım içinden
    kalmasın oralarda..
    var mısın?

    YanıtlaSil
  3. Ne kadar eğitici bri yazı oldu benim için bilemezsin Neslihancım.
    Bu söylediklerini dikkate alacağım senin fotoğrafların benim için hep özel ve güzel bakış açına hayranım.

    YanıtlaSil
  4. Ebrucuğum güzel sözlerin için çok teşekkür ederim. Gurur duydum..
    yaşadığım tecrübeleri yazdım sadece diyelim :)
    sevgiyle

    YanıtlaSil
  5. Aynen katılıyorum. Her kelimesine. Senin karelerinle harika iletişim kuruyorum ben bu arada. Bilesin ;)

    YanıtlaSil
  6. İyi fotoğraf Nes'in işi. Sadece bu konuda uzun uzadıya düşünüp, bana göre çok doğru bu çıkarımları yaptığı için değil. Çektikleri benimle pek güzel iletişip, gözümden beynime oradan kalbime ulaşabildiği için. O güzel karelerde, hayata bağlılığını, tutkusunu çok net görebildiğim için.

    YanıtlaSil
  7. Ben hiç eğitim almadım,hiç kitap okumadım Fotoğrafla ilgili,
    Deneyerek kendi kendime öğrenmeye çalışıyorum.
    Sadece kendi sevgimi dizginlemek için fotoğraf çekiyorum.
    Çok pahalı bir makinam yok,çok pahalı lenslerimde.
    Ve belki de başka gözlerin beğenisi de beni çok ilgilendirmiyor.
    Sadece kendim için fotoğraf çekiyorum.
    Ve fotoğraflarımın altına hiç adımı yazmıyorum.

    Sakın yanlış anlama kimseyi eleştirmek değil niyetim.
    Bu işi profosyonel anlamda yapanlara gıptayla bakıyorum.

    Ben fotoğraf anlayışımı anlatmak istedim kendi açımdan.
    Sadece paylaşma açısından bir blog açtım hepsi bu.

    YanıtlaSil
  8. Balığım sen cansın
    iyi kisin..
    ayrıca
    iletişim mevzuund
    duygular karşılıklı :)))

    YanıtlaSil
  9. Özlemim..
    sen bana fotoğrafın kazandırdığı nefis armağanlardan birisin
    çok özel ve güzel bir kadınsın
    hayatıma katılan bir iyi kisin..
    öperim gülen güzel göslerindan
    haa kucakladım bi de
    kocaman :))
    ayrıca
    teşekkürler güzel sözlerine..

    YanıtlaSil
  10. Sevgili domatessuyu
    biraz ukalaca mı göründü yazım?
    sanırım öyle
    ama inan ukalalık olsun diye yazılmış değil..
    sen kendini ispatla ilgili olmayan, bu işi sırf sana zevk verdiği için hobi olarak yapanlardansın
    yani kendini tanımlamandan çıkarımım bu
    ki bu harika bir şey
    deklanşöre basmanın insana nasıl da ilaç gibi geldiğini çok iyi bilirim zira..

    ben bu yazıda "profesyonelleşmek için ne yapılmalıdır"ı irdeledim
    elbette kandi çapımda

    yoksa kimseyi eleştirmek
    ya da tepeden bakıp ukalalık etmek değil amacım

    yazım sadece "bence", "bana göre" lerden oluşan bir denemeden ibaret
    bilimsel ufacık bir tarafı yok

    hani sen nasıl "izleyici ne düşünüyor umurumda değil" fikrindeysen

    ben de "nasıl iyi fotoğraf çeken, çektiklerini beğendirebilen birisi olsabilirim" fikrinde olduğumdan iredeliyorum..

    ve bir dip not: fotoğraf çekmeyi sevdiğine göre felsefesine de bir göz atmayı denemeni tavsiye edebilirim.. ben çok hoşlanacağına inanıyorum..
    sevgiyle

    YanıtlaSil
  11. hayır yazdıkların ukalaca gelmedi bana,
    Bilakis farklı yazılar yazan bir blogger olarak görüyorum seni..

    Ayrıca;
    evet aslında bunun felsefesini anlamayı denedim.
    Ama sanki bu benim için bir hobi ve eğer felsefesine girersem işin içinden çıkamam diye düşündüm.
    Sadece fotoğrafçıların fotoğraflarına bakarak öğrenmeye çalışıyorum.

    Haa,ayrıca senin fotoğraflarına bakmayıda çok seviyorum..
    Ve bil ki ben bazen sert yorumlar yazarım.
    Çünki bazen ne yazıldığını bile okumadan yorum yazanlara karşıyım.
    Ve sende bana yanlış gördüğün her yerde yazı ve fotoğraf dahil her türlü sert eleştirileri yapabilirsin.

    Canım cicim yorumlarından çok gerçekten yapıcı yorumları seviyorum.

    Ve dedim ki yazgüneşi benim ne anlatmaya çalıştığımı anlar.Bana alınmaz.
    Alındın mı çabuk söyle :))

    YanıtlaSil
  12. nck
    hiç alınmadım
    bilakis memnun oldum
    fikrini uzun uzun anlatacak denli değerli görmenden
    her yorum ve eleştiriye açığım
    her zaman :)

    YanıtlaSil
  13. Belki biraz uzatıyorum ama senin bakış açından bir fotoğraf yazısı okumak keyifliydi.
    Aslında benim yorum kendi bakış açımdan olduğu için biraz eleştiriyor gibi görünmüş olabilir ilk etapta.Aslında eleştirmek için yazılmamış bir yorumdu.

    Fotoğraf bir sanattır.Ve işin içine sanat konusu girince bakış açıları ve tartışması bitmez..

    İsmail ağbi gibi olaylar olaylar deyip
    İyi akşamlar diliyorum Ankara'nın o feci soğuğunda.

    YanıtlaSil
  14. Ben varım da zaman yok ki:) Elime alıp evde çekmekten sıkıldım artık:(

    YanıtlaSil
  15. Son fotoyu(pozu) nil mi yakaladı?..Ben bayılıyorum fotolarına çok amatörüm bu konuda..:))Bakıp değerlendirsen gelişme var mı? ya da önerin..:)

    YanıtlaSil
  16. domates suyu, yok yok uzattığını düşünmedim hiç
    aslında ben yanlış ifa de etmişim belki de
    yorumunda beni eleştirdiğini ima etmedim de,
    hani beni eleştirebilirsin demişsin ya
    sen de beni demek istemiştim..

    ankaranın soğuğu dedin de
    yahu kış niye böyle erkenden bastırdı bu sene pofff



    Ebrucanım... ah senin şu işten azad olamam sorununa bir çare bulabilsek ne nefis olacak yahu..
    kıyamam yaa ...

    crazywomanrosemary; evet evet Nil'in beni yakaladığı bir an, çok başarılı bence , beni çektiği için değil yani kendimi beğenmişlikten değil asla,
    hani öyle iyi denk getirmiş ki
    kasıtlı poz versem bu kadar olabilirdi anca.. o açıdan

    elbette bakar elimden geldiğince yorumlarım
    ancak ben de sadece bir amatörüm
    yani dediklerim ne derece işe yarar bilemiyorum ki
    ama karelerimi beğenmen çok sevindim,
    onlara övgü geldiği vakit çok iyi hissediyorum
    çocuklarım gibiler çünkü :)

    YanıtlaSil
  17. ebruya katılıyorum bana inanılmaz bir bakış açısı kazandır.Tek kelimeyle mülemmeldi...tşkler...

    YanıtlaSil
  18. çok katiliyorummm.... Ayni seyleri bu işin okulunu okumuş biri olarak çook düsündüm... Bence iyi fotograf o an'i yaşayarak, hissederek ve heyecanlanarak çikiyor... Teknik, ışık, kadraj bir yere kadar.. Bana bazen hangi makina kullandigimi soruyorlar...Muhim olan makina degil ki, görebilmek...

    Güzel an'lariniz olsun dilerim...

    Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  19. selçukcuuuuummm.. öpüldün :)
    bi de özledim ilk fırsatta görüşelim

    ekrem; ese bu güzel kelimelerin için ben sana teşekkür ederim..
    iyi birşeylere sebep olabilirsem daha başka ne isterim..
    sevgiyle

    Brajeshwari, sen gibi konunun okulunu okumuş birisinden güzel sözler işitmek -ya da okumak :))- benim için gerçekten özel ve önemli..
    teşekkürler

    iyi anlarımız olsun..
    hep...

    YanıtlaSil
  20. sizi çalışırken izlemek ve de fotoğraflamak çok keyifliydi gerçekten, bir çekimin arka planı gibi çalıştım ben de, serde belgeselcilik var ne de olsa :)

    yazı ise her zamanki gbi yaz güneşi sıcaklığı ve samimiyetinde, ahh ellerimize sağlık diyelim mi :)

    YanıtlaSil
  21. acemiler için oldukça cesaret verici bir yazı.çok haklsınız iletişim en önemli basamak bence.Bende bir foto topluluğuna katılmak istedim aksilikler oldu ne yazık ki devam edemedim.Kısmet belki bir gün derslere başlarım.

    YanıtlaSil
  22. Güzel yazılarınızdan dolayı nacizane bir ödül verdim...bloguma buyurursanız sevinirim...sevgiler :)

    YanıtlaSil
  23. Nil'im bence diyelim..
    teşekkürler canımcım.. öperim :)

    Kardeşim, teşekkürler:) bence çok güzel ve özel bir hobi fotoğraf.. kendi adıma tavsiye ederim..

    HYPATİA, gerçekten mi?
    çok çok teşekkürler hemen bakacağım..
    galiba utandım..
    sağol

    YanıtlaSil