Ne abuk sabuk süreçlerden geçtik,
pandemi oldu, ekonomik kriz oldu, hala devam ediyor,
en son depremle söylenecek
sözlerin bittiği, insan kötülüğünün gerçekten de bir sınırının olamayacağının
bir kez daha kuvvetlice ispatlandığı günler yaşadık.
deprem 11 ilde oldu ama şu
veya bu şekilde her birimiz enkaz altında kaldık. ruhumuz aşındı resmen...
bölgede hiçbir şey bitmiş değil... ilk günlerin acısı, paniği yerini gelecek
kaygısına bıraktı bilakis. deprem yetmemiş gibi bir de sel geldi ardından.
bana
hayatı sorgulattı bu deprem ve o bölgede yaşananlar. bir şeyler biriktirip
duruyor olmamızın, sürekli bir alma sahip olma çabasının ne kadar anlamlı
olduğunu vs
şüphesiz yaşayanların yanında bizim travmamızın lafı bile edilemez
ama sorguladık mı, sorguladık; yalan yok
zaten benim şahsi olarak oldukça
sıkıntılı bir dönemimdi sağlıksal anlamda.
2022 kasım ayından beri irili ufaklı
bir kısmı çok ciddi bir kısmı daha basit adeta bir zincirleme hastalık tamlaması
ile baş başayım. mızmızmız detaya girmeyeceğim ama diyeceğim hayli zor olduğu..
zaten bu durum beni aşırı yorup yıpratmışken üzerine deprem ciddi anlamda
sarsılmama neden oldu, gecelerce uyumadım, kabuslarla fırladım...
bedenen değil
evet ama ruhen ağır bir enkazın altında kaldım.
toparlarım,
toparlıyorum hatta,
çoğu gitti azı kaldı diyeyim..
yazmaya başlamak bir anlamda bir yerden yeniden
başlamak benim için. şimdi şu anda bu bilgisayarın başına oturmuş olmam çok
kıymetli kendim adına.
bir de gerçekten kendimi verebilerek okuma rutinime
dönersem biraz daha kolaylaşacak her şey. evet okuyamıyorum epeydir... ne alsam
elime süründürüyor, mundar ediyorum kitabı da.
ama madem yazmaya başlayabildim,
okumaya da dönerim..
sonra usul usul ruhumda açılan yaraları sarma zamanı gelir.
olur olur
o da olur
bu kadın neler atlattı değil mi ya...
o halde merhaba ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder