11 Mayıs 2009 Pazartesi

Canım Annem


Sana olan duygularımı anlatmak için uzun uzun sayfalar dolusu yazmak isterim aslında
"ANNE"
Bir yandan tahmin edilemez bir güven duygusuna sürüklerken beni, diğer yandan söylediğim ya da işittiğim vakit içimi titreten sözcük
Öyle çok şey saklı ki benim için bu 4 harfli kelimenin içinde


Boncuk boncuk akan gözyaşlarımı öpücükleriyle kurutan

ya da

olmadık bir yerde bir yerim kanadığında elinde yıkayacak su vb. olmadığı zamanlarda kanayan yeri emerek acımı dindiren DUDAKLAR mesela...



Korkup ağlayarak uyandığım rüyanın etkisinden kurtulayım diye usulcacık saçlarımı okşayan

ya da

Gecenin bilmem kaçında tatlı diye tutturduğum vakit üşenmeden kalkıp un helvası kavuran

ya da

taşlı topraklı bir yolda düşüp dizlerimi yara ettiğimde oyuklar aça aça dizlerime yerleşen taş toprak parçacıklarını büyük bir soğukkanlılıkla cımbızla toplayan

ya da

istediğim marka kot pantolonu alabilmek için incecik dantel yakalar örüp satan

ya da

bebeğimi doğurduğumda kimi zaman onu benden hassas taşıyan, işe başladığımda ona bir saniye yanından ayrılmadan sahip çıkan ELLER mesela


bana hiç kimsenin bakmadığınca şefkatle içi titreyerek bakan GÖZLER mesela


derli toplu, temiz pak bir evde huzur içinde ders çalışayım, arkadaşlarımı davet edeyim vs. diye sabahtan akşama koşuşturup duran AYAKLAR mesela


geceleri dışarı çıktıp da geciktiğimde babam uyanmadan gelecek miyim endişesi ile pür dikkat kesilip en ufak bir çıtırtıyı dahi takip eden KULAKLAR mesela


kış günlerinde dışardan geldiğimde soğuktan uyuşan ellerimi kıstıran KOLTUKALTLARI ve ayaklarımı altına sokuşturduğum sıcacık POPO mesela


her sabah şukufe, mahmure, pakize, vs. gibi isimler takarak hafif hafif kulaklarımı okşayarak beni yataktan kaldıran kedifemsi SES mesela


bin türlü muzurluk yaptığımda kapıya şikayete gelenlere "benim çocuklarım yalan söylemez, ben işin aslını öğrenir gerekeni yaparım" diyen ve gerekiyorsa başbaşa kaldığımızda cezanlandıran ama asla başkalarının yanında beni küçük düşürmeyen ÇELİK İRADE mesela


genç kız olduğumda "elbette büyüdün artık erkek arkadaşın da olacak mutlaka, herkesten önce bana anlat" diyebilen ÇAĞDAŞLIK mesela



okul ya da iş dönüşlerimde bulduğum yeni demlenmiş çay
Evi saran mis gibi kurabiye kokusu
çeşit çeşit giyebileyim diye olmadık imkanları yaratıp dikilen onlarca kıyafet
sabahları uyanırken burnuma ulaşan kızarmış ekmek kokusu
daha anlat anlat bitmeyecek binlerce onbinlerce milyonlarca şey mesela


ama herşeyden öte


boyuna posuna bakmadan içine sınırsız SEVGİ, HOŞGÖRÜ, ŞEFKAT, NEŞE, ÖZVERİ sığabilmiş olan EŞSİZ bir YÜREK mesela....

seni çok ama çok
canımdan çok seviyorum bitanem ANNEM

Kutlu olsun Günün

7 Mayıs 2009 Perşembe

dövüşerek öldüler...güneşe gömüldüler...vaktimiz yok onların matemini tutmaya...akın var akın güneşe akın...güneşi zaptedeceğiz...güneşin zaptı yakın






6 Mayıs 1972 den


6 Mayıs 2009'a


vay be


Aşk olsun çocuklar size ama aşkolsun....







DEVRIM

Temiz kalan tek yerdir devrim

bütün bir yıl

kirlenen duvarda

ama görebilmek için

asıldığı çividen indirilmelidir

yaprakları biten takvim

Zorbalara direnmektir devrim



bir çocuğun

annesinin çantasından aldığı paraları

altına gizlediğini

söylememiştir dövülen

hiçbir hali



İçinde yaşamaktır devrim

dikiş kutusunun

ve topluiğneler gibi

bir arada olmayı gerektirir

karşı koyabilmek için zulmüne

makas denilen patronun



Gece ışıklar arasında koşmaktır devrim

ateş böceklerini

yakalamak isteyen çocukların

peşine takılır gün gelir

yanıp sönen mavi ışıkları

polis arabalarının



Kağıt bir gemidir devrim

bütün gemiler

hurdaya çıksa da sonunda

taşıdığı özgürlük şiiriyle

batmadan yüzer nicedir

dünya sularında



Kim bilir kaç yunus görmüş

kaç deniz gezmiş


Sunay Akın

4 Mayıs 2009 Pazartesi

Bütün Kızlar Toplandık


Bütün Kızlar Toplandık Toplandık Toplandıkkkkkkkkkkk