Geçen hafta Tülin ablamlar geldiğinde ben eğile kalka yerlerden capon balığının dağıttığını, şunu bunu toplarken, dedi ki: Ben de evde böyleyim, kendimi tavuk gibi hissediyorum, hani tavuklar tüm gün yerden birşeyler toplaya toplaya gezer ya, dedi.
Hah dedim, işte bu; duygularıma tercüman oldun.
Ben de tavuk gibi hissediyorum kendimi
bıkbıkbıkbıkbık
Tüm gün topluyorum;
Üstelik sadece evde değil, iş yerimde de
eğil kalk, otur kalk, eğil kalk, otur kalk.....
bıkbıkbıkbıkbık
Evde topluyorum arkamı dönüp baktığımda talan
ofiste topluyorum başımı kaldırdığım an masanın üstü evrak yığını
Edoşa dedim geçen gün
"ben bir aralar mail grubu takıntım var iken
hem bunca işe, hem de gün içinde gelen 100 küsur anlamsız mesajı okumaya üstüne bir de laklaklaklaklak her mesaja cevap vermeye nasıl yetişiyordum ki?" diye
"Bilmem ki" dedi o da.
İnsanoğlu işte sınırları yok demek ki, zorladıkça çıta yükselebiliyor
hakikaten bağımlılıklar sınırları zorluyor;
sigara bağımlısı birisinin iki eli kanda olsa onu tüttürmeye fırsat yaratması gibiydi demek ki benim mail bağımlılığım da
Allahtan tiryaki olmuyorum ben kolaylıkla
sigara içtiğim zamanlar da öyleydi, iki paketi devirdiğim de oldu sonra içmeyeceğim yahu dedim
içmedim
baktım ki tiryaki falan olmamışım
canımın sigara istediği, içimin nikotin çektiği falan yok
sen içine çekmiyormuşun, dudağında bekletiyormuşsun dedi hep o zamanlar çevremdekiler, alakası yoktu, bal gibi de ta ciğerime çekerdim dumanı (ıyyy)
şimdi canım çekse içerim bir tane
sonra içmem gene
tiryakiliğe eğilimli değilim zaar
birşeye sardırdım mı yokunu çıkartasıya sardırıp
bıraktım mı bıçakla kesilip atılmışçasına bırakabiliyorum
sanki hiç hayatımda varolmamışçasına...
tuhaf...
tavukluk var ya serde
ondan mı ki :)
Neyse yahu
nereden geldim nerelere
evrak birikti bu arada masamın üstünde
gidiyorum ben toplamaya
bıkbıkbıkbıkbıkbıkbık
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder