Her zaman hönönö olmaz hafta sonlarım....

Cuma günü hiç keyfim yoktu...
Yazdım ya zaten buraya da..
Anlamsız yere kendime eziyete dönüştürmek kimi mevzuuları, başka bir şey değil yani...
Elim kolum kalkmıyor bazen
Depresif ataklarım
klasik


Fotoğrafçılık dersime gittim akşam iş çıkışı caponu anneannesine bıraktıktan sonra... Tatsızım ya hiç kalacağım hissi yoktu içimde dersten sonra .. Erken gelirim dedim anniş torişle capon balığına
Derste de bir durgunluk vardı üzerimde az biraz
ama azaldı sona doğru
oturup yemek yiyelim biraz da dedik projeden söz edelim.. Emel hanım, Banu ben Büü oturduk
sonradan hoca, Özlem, İbrahim, Olga, Demet, vs. de katıldı aramıza. Sözde oturmayacak olan ben, promilde hafiften artınca, çene de bol malum... laklaklak saatten haberdar bile değilmişim, Anniş toriş aramasa daha da olacağım yok. capon balığı beklemiş beklemiş
"annem erken geleceğim dedi, gelir" demiş sonra bakmış yok gelen giden
"bunların geleceği yok, uykum geldi benim yatayım" demiş yatmış uyumuş küçük meleğim...
Çok vicdan azabı duydum. Verdiğim sözü tutamamış olmaktan dolayı
İçim sızladı...
Erken kalktım cumartesi sabah, ortalığa çeki düzen verip azıcık hemen uçtum anniş torişe, caponumla kahvaltı edeyim diye, erken kalkıp etmiş kahvaltısını minik kuş ama bana eşlik etti çay içerek masada koca adam gibi.
Özür diledim akşam erken gelirim deyip gelemediğim, çeneye dalıp saati unuttuğum için
"Olsun annecim önemli değil" dedi minicik eliyle yanağımı okşayarak...
Kızıma bir defa daha hayran oldum...

Alış-verişe çıktım biraz 7. caddeye Mango indirimi kudurtmuştu yine, pek bir şey yoktu ama yine de bulup aldım birşeyler..
Mutfak için bir kaç alınacak vardı, onları da halledip döndüm. Esas çıkış amacım da oydu zaten, çıkmışkenuğradım Mango'ya da sadece. O arada Büü de işten geldi
Büü Capon Nes üçlüsü olarak parka gittik

Hava nefisti, doya doya oynadı koştu yuvarlandı zilloş kızım
Bol Bol fotoğraf çektim ben yine...






















Ağaçların dibine yatıp gökyüzünü seyrettim

içimde biriken zehiri alsın yeşillik diye, negatik elektrik toprağa aksın gitsin içimden, gökyüzüne uzanan dallar pozitiflik yüklesin diye....

Sonra baba kızın oynamasını izledim, koşturmacalarını kıkırdamalarını...

Huzur doldurdular içime...

Anniş torişte akşam yemeği yiyip, fotoğraf makinemle tripotumu kaptığım gibi Edoşlara gittik, doğum öncesi karı-koca ikisini fotoğraflayım diye.. Minik İpek Hanım iyice çıkmış ortaya..
Çarşamba doğum
Heyecan dorukta..
Dört gözle beklenen minik kız gelecek aramıza
ve birkaç hafta sonra Minik Arsım oğluşu bekliyoruz...
Yakın bir tarihte Pelinikoma çıkartma yapmayı planlıyorum bebiş gelmeden son halleri fotoğraflamak adına...
Ne güzel yaa
Kadınlığın en harika anları bana kalsa gebelik ve doğum...
iyi ki kadınım dediği en önemli an kadının bana kalırsa..
Allah tamamına erdirsin sağlıkla inşallah
alalım kuzuları kucaklarımıza



Uzun zamandır ihmal ettim bizim evde yapılacak bir aile toplantısını, hep bir şeyler çıktı. Büü yurtdışına gitti, o geldi Hülya abla gitti, benim göz koşturmacası zaten malum, Aygül annemin bel sorunu ile ilgili koşturmacası şu bu derken
Bugün dedim artık toplanalım...
Sabah aldığımız suyun bidonunun delik çıkması sonucu yarısının mutfağa boşalmasıyla ortalığı su bastığını görüp geçirdiğim kısa süreli cinnet dışında sakin huzurlu bi gün geçirdik...

yedik içtik..

Şarap kadehlerimizi tokuşturduk




Capon balığına güldük




Hülya ablanın Avrupa turu anılarını dinledik... Ahh ah biz niye medeni olamıyoruz böyle güzel bir ülkemiz varken diye üzüldük...

Her gittiği yerden ciciler almış bize onlara baktık zevkle...










Biraz hüzün, biraz neşe,
Ama genel anlamda huzur dolu
Bir pazar keyfi yaptık...

Depresif duygularım hala pusuda
Depreşmezler umarım pazartesi sendromuyla

Hadi bakalım
sabah ola hayrola....

.
.
.