Galiba vazgeçemeyeceğim adam beklemekten seni... Gözlerimi yatırıp uzaklara, hani olur da gelirsin diye..
Oysa
Gelmezsin
biliyorum...
Ne çok şey yapacaktık birlikte... Biliyor musun adam hepsi üzgün, hepsi kırgın şimdilerde
Onlar...
Birlikte yapamadığımız ne varsa...
Bazı günler adam
Derinden
ta en derinlerimden bir ümitle uyanıyorum güne... Öylesine, sebepsizce... Öylesi bir ümit ki bu doğan içime, fısıldıyor gün boyu
"gelecek bugün, bak bu kez kesin gelecek" diye..
Akşamüzerine doğru.. Gün batmaya öykünürken, alıyorum pencere önünde yerimi.. Hem de giymiş olarak o en sevdiğin elbisemi...
Hafif bir makyaj; varla yok arası.. senin sevdiğin gibi..
Tenimde o sana "ne kadar kışkırtıcı kokuyorsun" dedirten parfüm...
durup camın önünde bekliyorum adam... öylece...
Uzuyor gölgeler önce.. sonra sokak lambaları yanıyor, gün geceye dönüyor ben bekliyorum cam önünde...
geleceksin
mutlaka geleceksin diye...
Yorgun düşene, gözkapaklarım ağırlaşana değin
bacaklarım ayakta durmaktan ağrıyana değin..
Sonra
sonra gidip çıkartıyorum elbisemi..özenle asıyorum yerine..
her seferinde ılık bir duş yapsam diyorum...
takat bulamıyorum
makyajımı yalap şalap kremlerle siliyorum
ürpererek serin çarşafların arasına süzülüyorum..
uyuyorum
hiç ağlamıyorum o gecelerde adam
hiç ama hiç ağlamıyorum....
dipteki not: modelim Özlem Şahin'e sonsuz teşekkürlerimle
7 yorum:
ağlasam geçer, biliyorum
ağlanmıyor...
diyor Özdemir Asaf.
en az onun kadar biz de biliyoruz bunu dimi?
bilmez miyiz..
hem de adımız gibi..
beklemediğin anda ve beklemediğin adam gelir.
beklenen de hic gelmez :))) gelecekse de artik beklemedigin zamanda cikar gelir
beklemek çok saçma ki. gelmeyecek olanı sevmek da saçma. gideni özlemek de.
bu aralar hep yaz sen Nes, durmadan yaz...
çok güzel bir fotoğraf bu, ilk gördüğümde de beğenmiştim zaten ya... yazıyla uyumu müthiş olmuş yine elbette ;)
Yorum Gönder