Yıl sonları genelde kendimi tarttığım zamanlar..
Genelde de giden yıla ithafen bir şeyler yazarım..
muhtemelen yine yazarım
ama bugün -hani boş vaktim de yoktu oysa ama- şöyle bir anlığına
kendimi tarttım...
kendimden uzaklaşıp
kendime baktım
keyfim yerindeyse iyi hoş da
bir şey takılmışsa kafama
hani mini minnacık bir şey dahi olabilir
bildiğiniz "huysuz"un tekiyim
net..
gıcık oldum uzağa çekilip bakınca huysuz bana..
bu konuda da kabuğumu kırmalıyım..
neden mi bu konuda da
-konunun önemi yok; aslında her konuda olabilirdi-
dün benim için gerçekten özel bir dostla
benden söz ettik..
bana
"kabuğunu kırarsan çok daha iyisini yapacaksın; işin kötüsü bunu biliyor
ama nedense o kabuğu kırmamak için direniyorsun ve hatta direndiğini de biliyorsun"
dedi
haklıydı...
silkelen
dedi
haklıydı...
şimdi sanırım ben biraz kendimi kendime kapatıp
kendimi ebe yapıp
kendimi saklandığım yerden ayartarak çıkartıp
kendimi sobeleyeceğim
önüm arkam sağım solum ebe...
hişt sen kadın
ben
sobe
:)
ve
beni bunu yapmam için sarsalayan sevgili dostum...
seni seviyorum :)
bu da böyle bir yazı olsun işte
belki kaçmaya kalkarsam
döndürüp hatırlatılsın bana diye
bi de
huysuzluk ettiğimde
dönüp dönüp bakayım
kendime geleyim diye
amaaan işte
neyse ne
işte bööle...
fotoğraf: otoportre
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder