Birini -çok sevdiği birini- yitirdiğinde insanoğlu ağıt yakıyor en önce...
sesli, bağrış çağrış kimisi
kimisi sessiz içli içli......
ama her kayıp kesinlikle bir de ağıt getiriyor beraberinde
ve her ağıt yoğun yoğun, yapış yapış öfke yüklü aslında
neden ... neden ... neden ... ? lerle dolu...
her kayıpla -ister ölümle olsun, ister sırt dönüp gidivermekle; hepsi kayıp nihayetinde- biz de yarımlaşıyoruz.. eksiliyoruz her kayıpla
her kayıp bir ağıt
her ağıt bir yarımlaşma
her yarıya bölünüş tıklım tıklım dolu öfke ile..
her kayıp bizden eksilen bir yarım ve geriye kalan yarıda kalan lanet bir öfke.......
yine de
iş ki
yüreğini kaybetmesin insan...
8 yorum:
sonra alışıyor insan, dünyaya geri dönüyor.
alışılıyor elbet her şeye
ama eksile eksile
her kayıpla kendinden de bir parça kaybederek
hayat böyle bir şey işte sanırım
eksile eksile en sonunda yokoluyor insanoğlu da...
dipnot: herhangi birini kaybetmiş değilim bu ara, böyle bir yazı çıktı klavyemden
neden?
bilmem
dediğin gibi asıl iş yüreği kaybetmemek ...
Değil mi ya sevgili eylemcim... gerçekten tam da öyle...
ofkeyi dindirebilmeyi oğreniyor insan...
ben oğrendim meslea.
tabi ben oğrenince herkes oğrenir diye bakıyosun olaya:))
ama oğrendim nesss.
oğrenmek zorunda olduğum birseydi.
oğrendim.
dur yahu senin kusları okuyayım bir daha...
ah o yazı kimlere nerelerde okundu bi bilsen:)))
öfke kontrolü diye bir şey var
var valla var
ben de yapıyorum o kontrolü
öğreniliyor her şey ...
yaaa kimlere okundu merak ettim çok bak :)
hahahahaa
tamam sevgiliye okundu...
kankiye okundu...
ese dosta okundu...
kuzene okundu.
ankaraya konyaya antalyaya fethiyeye okundu...
ay aklıma gelmedi daha okundu amma...
tabi senin imzanla okundu.
yoksa ben yazdım desem de inanmazlar :)))
:D
sayende ben de kendimi edebi falan bi şey sanacam o olacak
tek yazılı edebiyatçı :)
şaka bir tarafa
teşekkürler
gerçekten onur duydum
sağol :)
Yorum Gönder