Eskişehir'den bir grup Angaralı Geçti(ve ben bi motivatörüm artık :PP!)

Fotoğraf çekim gezisine gittik dün

Eskişehir'e

Hızlı tren'le Eskişehir'e gitmek çok kolaymış hakikaten;

Burnumun dibindeki şehri de koskooooca otuzyedibuçuk yıldır gidip görmemişim ya

e pes bana

nessse

zararın neresinden dönülse kârdır nitekiim :P

şimdi bizler kro Angaralılar olarak 69 kişi höööööö diye Eskişehir'e baskın yapıca

hepimiz aynı anda aynı yerleri talan edemeyeceğimizden

 hocamız grup grup ayırdı bizi

biz ODTÜ mezunlar derneği grubunun bir kısmı olarak (hanım yoğun kısmı ehihe eki) Sevgili asistanımız Özlem'in önderliğinde turladık Eskişehir yollarını

(Burada parantez açarak Büyükerşen'in önünde saygı ile eğileyim istedim, koca Türkiye'nin başkentinde yaşayıp da medeniyetsizliğin ne demek olduğunu birebir görmenin daha bir bilincine vardık Eskişehir'de ve hatta Büü ile konuştuk bile "uleeeen biz ne diye gelip buraya yerleşmiyoruz kiii" diye, tertemiz sokaklar ve göçmen yoğunluğun verdiği etki olsa gerek süper medeni insanlar... sevdim bu kenti çok...yaşanası yer, ankarayla kıyaslanırsa hele ohoooo tamamen yaşanası...)

Öğle yemeğinde Porsuk kenarında fast-food tıkınmaktansa

"eskişehire geldik yaaauw, çibörek yemeden dönmek var mı yahuuuuu"

diyerek

atlayıp taksiye

dooooooru meşhur bir Tatar yemekleri lokantasına

amaaaan ne yedik ne yedik

e geciktik haliyle buluşma yerine

accık haşlandık hocamız tarafından lakin

dedim ki

"e bu kadar yok boğazlı bilmemkaç yaşında hatunu koyar isen bi grubaaa

olacaaaa da bu halla halla"

e güldü tabi naapsın yazık

valla haşlandıımıza değmedi desek de yalan

öööyle güldük ööööyle eğlendik kii

pek iyi geldi valla

(haa bu arada Cuma doktora gittik

göz olayı

ve sonuç şu ki

kocaaaaaaaman bir sene

lens yasak bana :(

peeeeh

kornea incelmiş

yanlış lens sebep oldu sanırım

kalınlaşırmış kalınlaşmaya da

1 sene lens kullanımı önerilmezmiş bu durumlarda

nesse

neyin ne olduğu çıktı en azından ortaya

diş sıkma az yaptığım şey değil ya

sıkarız napalım

sonuç iyi olsun da)

ne diyoodum

ha güldük eğlendik

8. gruptuk biz nam-ı diğer pul biber

ya da havalı yaklaşımıyla
isot

:)

ayyy işin bu kısmı uzun hikaye ehe hehe

sonuçta gün boyu sorun çıkartan grup olarak tarihe geçtik

Güneş batarken gün batımı

ve sonra

gün sonunda hava karardığında tramvayların altında kalma pahasına hareket fotoğraflarımızı ve porsuk çayında yansımalarımızı çektikkk

Eskişehirlilerin

"bu salaklar ne çekiyo yaaa"

"burada değişik ne var ki, biz alışkınz ya bişey göremiyoruz"

"13 mart dünya fotoğrafçılar günü mü abiii"

gibi muhtekulade yorumları arasında şehri allak bullak ettikten sonra

ayaklarda derman kalmamış bir vaziyette

grup pulbiberin en afacan üyeleri ben, diğer yarım-sevgili tripot taşıyıcım Büü, Tuğba ve Ebru

asistanımız Özlem

ve grup yediden çaktırmadan kopartıp el koyduğumuz diğer asistanımız İbrahim ile

efes bira logosu arayıp

bulduğumuz ilk mekana dalıp

kendimizi bira alemine akıttık zevk-ü sefa ileee

bi sohbet bi muhabbet

dönüşte güzin hanım kayboldu

onu beklerken treni kaçırcaktık neredeyse ya

buluştuk nihayetinde

uyur kalırız dönüş yolunda dedik ya

yok canım nerdeee

tripot taşıyıcısı büü daldı direk de

Tuğba-Ebru-Nes üçlüsü olarak
yol boyu cakcakcakcakcak
Hocamız bir ara yanımızdan geçerken, şöyle bir baktı
"ne var ne yok" kıvamında
Tuğba dedi ki "ben bilirim organizsayon işlerini destek atarım bir daha sefere gerekirse"
Ben de dedim
"ben de yaparım lakin bu çeneyle ister misiniz?
sanmam"
Hocamın yorum şu oldu
"yok yok başka amaçla kullancam ben seni, bi grupta moral düştü mü, seni atacam ortaya
motivatör
yapcam seni"
"haaaa dedim anladım ben bildiiniz şebek,
şebeğin kibar adı"
ehe he
yok mok dedi ama
annadım ben
ohhh mis
şikayetim yok ki

şebekler mutlu yaşar ;)
neyse
yeni misyonumu gururla açıklarım
--MOTİVATÖR--

eve dönüşte

ayakların altı zonkzonktu yalan yok

ama değdi valla...

eee sanatçı olcaz heralde

her şey sanat uuuruna

:p

:P

:)

Dippp Not: bu çok eğlenceli ve çok öğretici gezide emeği olan herkese çabaları ve sabırları ve özverileri için sonsuz teşekkürle....