14 Temmuz 2010 Çarşamba

Bir cinayet mekanı ruhum...

Bir ziyafet sofrasındaydım adeta ve sen benim icabet ettiğim davettin...
Hıncahınç kalabalıklarda olsam da ben aslında yapayalnızdım; ve bir anda ağa takılan bir balık misali senin kalabalıklardaki yalnızlığına takıldım...

Seninle kavramlar karıştı... Satırı satırı, harfi harfine doğru bildiğim her gerçek, sana baktıkça, sen içime gürül gürül aktıkça, yanlışlarıma dönüştü. Senin olmadığın her gerçek yanlıştı.  Seni içeren tüm hayallerse doğrularım olmuştu....

Tensiz sevişmeler üstündü -sırf seninle olduğundan- ter içinde sevişmelerden
Gözlerim gözlerime değdiğinde, o bir saniyelik sürede anlattıkların yeğdi saatlerce elele yapılan sohbetlere...

Bilindik onca kavram dönüyordu tersine içine sen girince...
Ben...?
Ben seninle varlık içinde yokluk gibiydim...


Işık altında gölgesizdim.. ne yana dönsem tektim; yoktu gölgeden bir suretim...
















Şimdilerde


Faili zaman,

maktulü sen,

mekanı ruhum

bir cinayet işleniyor içimde...



Avaz avaz susturarak sessiz çığlıklarımı, kazıyıp atıyor zaman içimdeki sen pıhtısını...
Kürtaj sonrasındaki rahim sıcaklığında kanıyor artık ruhum...



Ben seninle akladığım tüm yanlışlarımı zamanın ruhuma acımasızca uyguladığı "sen kürtajı"nın pis kanıyla kirletiyorum...

2 yorum:

Adsız dedi ki...

fotoğraf ve yazı birbiri ile yarışıyor, her ikiside çok baraşılı.
bay bozok

Yazgüneşi dedi ki...

çok naziksin canım
iltifatlara teşekkürler ;)