3 Mart 2012 Cumartesi

ana-kızın ev sefası

Dedim ya daha önce iki gün analı kızlı ev keyfi yaptık
hani ben çok ev insanı değilimdir hayatım sokaklarda geçer çoğu
ama özlemişim evde olmayı
hani yeni eve taşındık pek keyfini sürme fırsatım da olmadı ya
çarşamba günü deli kar yağdı ya
oturup ana kız kar yağışını izledik camdan; insanın gözünü alan bir hali var karın, dalıp gidiyorsun
bayağı bir baktık dalgın dalgın
ilk defnoş ayıldı,"anne çay keyfi yapalım hadi"
dedim "hadi"
gittim çay koydum
"yanına mısır da patlatayım mı defne"
"patlat patlat"
"televizyon izleyelim mi anne
çizgilim" (bebekliğinden beri böyle der çizgi filmlere)
"olur" dedim "izleriz" (benim içim ne kadar kaldırırsa artık)
çok kaldırmadı tabi
fotoğraf çektim bende önünde koca kase patlamış mısır
elinde çay
gözü televizyonda
keyifte bizim kız..

hep böyle mutlu olsa
hayatı boyunca hep böyle basit şeylerden mutlu olunabileceğini unutmasa..
keşke ah keşke......

10 yorum:

Deniz dedi ki...

ben de çoklukla bunu düşünüyorum biliyor musun, bazen onunla oynarken kafamda başka şeylerin döndüğünü yakalıyorum, sonra ona bakıyorum 'anı yaşamak' çocukların en güzel yapabildiği şey, hep böyle yapabilsinler dileğim

çakıltaş dedi ki...

birlikte karar verip birlikte keyif sürmek... iple çekiyorum ben de:)
ve bence de ufak şeylerden mutlu olabildiklerini unutmasalar keşke...

Yazgüneşi dedi ki...

Denizcim haklısın kesinlikle..
çocukluğumuzda unuttuğumuz en önemli şey bu galiba
"anı yaşabilmek"

Çakıltaş, hiç acele etme öyle hızlı büyüyorlar ki, hay allah yahu ne vakit??? dedirtiyorlar..

çocukluğun büyüsü kolayca mutlu olmak
çocuklukta kalıvermese keşke....

sokak dedi ki...

Benim muhayyer muhabbetler yazımda, arkadaşımın mutluluk hakkındaki sözleriyle yorumlamak istiyorum bu yazıyı...

"yine de dediğim gibi tarifine geldiğinde bence mutlu olmak bir hayal.
kusursuzluğun tarifi oluyor çünkü bu, mutluluğun değil de
ama zaten geçerli olan da mutlulğun bütününe sahip olmak değil de, küçük anlardan mutluluk üretmek bizlerin görevi.
çok istememek
çok beklememek
ve hatta çok düşünmemek"

Selam ola.

derindenizbaligi dedi ki...

çay içişteki zerafete hayran kaldım ! Serçe parmak zarif bir şekilde havaya kalkmış. O parmağı yemek geldi içimden. =)

Unknown dedi ki...

Ne güzel anne -kız keyfi olmuş ...Onların dünyaları mutlu olmaya o kadar açık ki bazen bir tebessüm bile yetiyor :)

Ebru dedi ki...

Zaten kaçamak yazdım ve hepsi gitti:(((
Çizgilim nasıl güzel bir isim olmuş. Ben de çok özledim böyle keyifli ev ortamını.
Her ikizi de öpüyorum

Yazgüneşi dedi ki...

Canım sokak..
işte küçük anlardan mutluluk üretmek küçüklüğümüzde kalmış ya..
bu yüzden hep "içindeki çocuğu öldürme" ahkâmları,
yaşatabilenlere selam olsun...

Bitanesiiii, ne zaman istersen yenmek üzere o parmak emrine amade şüphen olmasın.. bi de bir nikaha davetiyen var bende ;) 24 marta plan yapma

Düşlerimden inciler; bir tebessümleri bir ömre değer...
gerçekten..

Ebrucanım, yaa nereye gitti yazdıkların ayıp ama :(
neyse olsun gönüller bir ya
en acilinde ev keyfi diliyorum sana
ama sağlıkla :) öpenzi

darkolivee dedi ki...

bizde minik oğlumla yaparız 5 çayları ben çay içerim o ayran :)
ekranda da çizgi film, beraber seyrederiz bazende ben bi türlü sonunu getirmediğim masallardan anlatırım, dediğin gibi bu küçük şeylerden mutlu olma durumunu hiç kaybetmeyip aksine herkese aşılasalar :)

sevgiler

Yazgüneşi dedi ki...

ah keşke..
çocuklukta unuttuğumuz en büyük eksiğimiz anı yaşama becerisi sanırım