27 Nisan 2011 Çarşamba

Hiç yanıltmadın....

Hayat acımasız ve b.ktan Lodos....
İyi haber yok hiç..
Sahip olabildiğim az sayıda iyi şeyden birisin... Ona sebep sana ulaşamadığımda bunca paniğe kapılmalarım... Kilitlendin mi sen... ben daha sıkı kilitleniyorum... Haberin bile yok...
Hoş haberinin olup olmayışının bir önemi de yok aslında.


yagmur


Dün gece sana ulaşmama izin vermediğin vakit -yalnızlığı tercih ettiğin o zaman diliminde-
çıkıp yürüdüm karanlıkta, inceden bir yağmur yağıyordu -ne çok yağdı değil mi bu sene, ne çok... -ıslandım sırılsıklam
-içim ıslak nemli zaten nicedir belli oluyor değil mi? küf kokuyor nefesim-
dışım da ıslandı.. iliklerime kadar ıslağım işte artık sırılsıklam....




"yalnız bırak" dedin
"anlayabiliyorum" dedim sana
anlayabiliyordum
yalan değildi
sadece ben nasıl zor anımda huzur verebiliyorsan ruhuma varlığınla..
-- Belki - bir ihtimal-- sen de benim varlığımda huzur ararsın bir defalığına diye..
neyse
anladın sen
denedim sadece
cevabı bile bile hem de...
yanıltmadın -her zamanki gibi- yine...
Bir kez yanıltırsın belki diye bu kimbilir kaçıncı deneme...
Hiç yanılttığın olmadı..
Ah Lodos Ah keşke...
İnsanoğlu işte varlığına ihtiyaç duyduğu
onun varlığına ihtiyaç duysun istiyor...
Basit, sıradan bir kadınım Lodos biliyorsun... Basit her şeyim
hayallerim bile
Hayal kurdum Lodos...
Basit sıradan bir hayal işte...

Bacaklarımı toplamış altıma oturmuşum, kanepede.. elimde bana huzur veren bir kitap, kanepenin kolunda bir fincan sıcak çikolata.  sen uzanmışsın dizlerime, yorgun..
ben bir yandan pıtır pıtır dudaklarımı kıpırdata kıpırdata hararetle okurken kitabımı senin de saçlarını karıştırıp okşuyorum usuldan, arada bırakıp fincanıma uzanıyorum bir yudum almak için, homurdanıyorsun... Telaşla dönüyor parmaklarım fincanı bırakıp saçlarının arasına.. yumuşacık saçların... mis gibi kokuyor.. saçlarına dokunan parmak uçlarımdan pozitif enerji yayılıyor tüm bedenime...ben pıtır pıtır okurken kitabımı sen usuldan kayıyorsun uykunun dingin alacakaranlık gizemli boşluğuna usulca...
huzurla...

ben
ben gülümsüyorum...

5 yorum:

nil dedi ki...

ah nes... ben de kilitlenip kalıyorum böyle anlarda işte, daha demin, 5-10 dakika önce okuduğum kitaptan not ettim şu sözleri:

"Biliyordu: Onları uykuları birleştirmişti artık. ...Birbirleri için bir olanak olduklarını keşfetmişlerdi. karşınızdakinin "ihtiyacı" olduğunuzu anlamak sevginin başlangıcıdır."

hangi kitap diye sormayacaksın biliyorum...
ve inan, anlıyorum...

derindenizbaligi dedi ki...

Şebnem Ferah'ın şarkısının sözleri geldi aklıma:
"Aslında ben de isterim
Düşünmeden konuşmayı
Küçük bir oyun içinde
Önemli kişi olmayı"
Hepimiz, birisi için önemli, değerli olmak istiyoruz işte. Ama karşıdaki ya izin veriyor buna, ya da vermiyor..

Yazgüneşi dedi ki...

Maviimm
cümleye hayran oldum
yine..
hangi kitap demiyorum elbette :)

adım gibi biliyorum nihayetinde :)

bi de
biliyorum
anlıyorsun
can...

bitanesi
öyle işte di mi
en kıymetlinin en kıymetlisi olmak istiyor insanoğlu
mayamızda var
olmuyor her zaman o ayrı
ve hatta
nadien oluyor galiba..
can..

Elif Gizem dedi ki...

Lodosla konuşmuşsun. Lodos bize getirdi şimdi cümleleri. Sessizce bıraktı duyulması gerekenleri. içine sağlık canım benim.
ve kitap okumak belki de en çok böyle havalarda güzeldir.

Yazgüneşi dedi ki...

Lodosumuz hep essin hiç durulmasın elifim
essin ılık ılık
eritsin içimizin buzunu...